Antet | Yanıt |
---|---|
Feza Araştırmaları | Uzayın keşfi, Dünya atmosferinin ötesindeki evreni inceleme sürecidir. Uzaydaki gezegenlerin, uyduların, asteroitlerin, kuyruklu yıldızların ve öteki nesnelerin incelenmesini ihtiva eder. |
Feza aracı | Bir feza aracı, uzayda yolculuk etmek suretiyle tasarlanmış bir araçtır. Feza araçları, feza keşfi, uydu iletişimleri ve askeri uygulamalar dahil olmak suretiyle muhtelif amaçlar için kullanılır. |
Yolcu | Voyager feza araçları, NASA tarafınca 1977 senesinde fırlatılan bir çift insansız feza sondasıdır. Yıldızlararası uzaya giren ilk feza araçlarıdır. |
Yıldızlararası Yolculuk | Yıldızlararası yolculuk, yıldızlar ya da star sistemleri arasındaki seyahattir. Uzun senelerdir tavsiye edilen sadece hemen hemen gerçekleştirilemeyen varsayımsal bir kavramdır. |
Derin Feza | Derin feza, Dünya yörüngesinin ötesindeki feza bölgesidir. Birçok gizem barındıran geniş ve keşfedilmemiş bir bölgedir. |
II. Voyagers Programı
Voyagers Programı, NASA ve Avrupa Feza Ajansı’nın (ESA) ortak projesi olup, 1977 senesinde Voyager 1 ve Voyager 2 isimli iki feza aracını fırlattı. Görevin birincil hedefi Güneş Sistemi’nin dış gezegenlerini incelemekti, sadece feza araçları ek olarak yıldızlararası ortam ve heliosfer hakkındaki da mühim keşiflerde bulunmuş oldu.
Voyager 1, 2012 senesinde yıldızlararası uzaya ulaşarak şu anda Dünya’dan en uzaktaki insan yapımı nesnedir. Voyager 2 ise 2018 senesinde yıldızlararası uzaya ulaşarak Dünya’dan en uzaktaki ikinci insan yapımı nesnedir.
III. Vazife Hedefleri
Voyager feza aracının birincil vazife hedefleri şunlardı:
* Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün dahil Güneş Sistemi’nin dış gezegenlerini keşfedin.
* Bu gezegenlerin atmosferlerini, manyetosferlerini ve yüzeylerini inceleyin.
* Satürn ve Uranüs’ün halkalarını inceleyin.
* Dış gezegenlerin etrafındaki yeni ayları ve halkaları araştırın.
* Kuiper Kuşağı ve Oort Bulutu’nu araştırın.
* Yıldızlararası ortamla alakalı veri toplamak.
Voyager feza aracının ek olarak bir takım tali vazife hedefi de vardı, bunlar içinde şunlar yer alıyordu:
* Feza araştırmaları için yeni teknolojilerin kontrol edilmesi.
* Güneş Sistemi’nin dış noktalarından Dünya ile haberleşme oluşturmak.
* Gelecekte dış gezegenlere yapılacak görevler için temel kurmak.
Voyager feza aracı, birincil ve tali vazife hedeflerinin hepsini başarıyla bitirdi. Bilim adamlarına dış gezegenler ve yıldızlararası ortam hakkındaki varlıklı bilgiler sağladılar. Voyager feza aracı artık uzaydaki en uzak insan yapımı nesneler. Veri toplamaya ve bu tarz şeyleri Dünya’ya geri göndermeye devam ediyorlar ve gelecek yıllarda da operasyonel kalmaları planlanıyor.
IV. Feza Aracı Tasarımı
Voyager feza araçları, derin uzayın sıkıntılı koşullarında çalışabilecek halde tasarlanmıştı. Uzayın aşırı sıcaklıklarına, radyasyonuna ve vakumuna dayanacak halde inşa edilmişlerdi. Feza araçları ek olarak insan müdahalesi olmadan uzun seneler çalışabilecek halde tasarlanmıştı.
Voyager feza aracı alüminyum, titanyum ve karbon kompozitler şeklinde muhtelif malzemelerden yapılmıştır. Feza aracı ek olarak kameralar, spektrometreler ve manyetometreler şeklinde bir takım ilmi aletle donatılmıştır.
Voyager feza aracı bir radyoizotop termoelektrik jeneratörü (RTG) ile çalıştırılır. RTG’ler plütonyum-238’in bozunmasından gelen ısıyı elektriğe dönüştürür. Elektrik, ilmi aletler ve haberleşme sistemi de dahil olmak suretiyle feza aracının sistemlerine güç sağlamak için kullanılır.
Voyager feza aracı, tutumlarını denetlemek ve rota düzeltmeleri yapmak için bir takım itici ile donatılmıştır. İticiler, bir tür sıvı itici olan hidrazin ile çalıştırılır.
Voyager feza aracı ek olarak Dünya ile haberleşme oluşturmak için bir takım antenle donatılmıştır. Feza aracı, S-band, X-band ve Ka-band dahil olmak suretiyle Dünya ile haberleşme oluşturmak için muhtelif frekanslar kullanır.
V. Lansman ve Dağıtım
Voyager 1 ve Voyager 2 feza araçları sırayla 5 Eylül 1977 ve 20 Ağustos 1977’de Florida’daki Cape Canaveral Hava Kuvvetleri Üssü’nden fırlatıldı. Her feza aracı bir Titan IIIE Centaur roketinin tepesinde fırlatıldı. Voyager 1 feza aracı ilkin fırlatıldı, peşinden ortalama iki hafta sonrasında Voyager 2 fırlatıldı.
Voyager feza araçları Güneş Sistemi’nin dış gezegenlerine yolculuk etmek için tasarlanmıştı. Voyager 1, Jüpiter ve Satürn’ü ziyaret eden ilk feza aracıydı, Voyager 2 ise Uranüs ve Neptün’ü ziyaret eden ilk feza aracıydı. Her iki feza aracı da şu anda yıldızlararası uzayda ve kainat hakkındaki veri göndermeye devam ediyor.
Voyager feza aracı, insan ruhunun yaratıcılığının ve azminin bir kanıtıdır. Uzayda milyarlarca mil yol kat ettiler ve Güneş Sistemi ve ötesi ile alakalı anlayışımızı kökten değiştiren veriler gönderdiler. Voyager feza aracı, beraber çalıştığımızda neler başarabileceğimizin sınırı olmadığını hatırlatır.
VI. Seyir Aşaması
Voyager görevlerinin seyir aşaması, feza aracı fırlatılıp Dünya yörüngesine yerleştirildikten sonrasında başladı. Bu noktada, feza aracı onları dış gezegenlere götürecek bir yörüngede uzayda yolculuk etti. Seyir aşaması Voyager 1 için ortalama 12 sene ve Voyager 2 için 13 sene sürdü.
Seyir aşamasında feza aracı radyoizotop termoelektrik jeneratörler (RTG’ler) tarafınca çalıştırıldı. RTG’ler radyoaktif maddelerin bozunmasından gelen ısıyı elektriğe dönüştürür. Elektrik, ilmi aletler ve haberleşme sistemi de dahil olmak suretiyle feza aracının sistemlerine güç sağlamak için kullanıldı.
Feza aracı ek olarak uzayda gezinmek için yerleşik bilgisayarlarını da kullandı. Bilgisayarlar feza aracının yörüngesiyle programlandı ve yörüngede gerektiği şeklinde ayarlamalar yapmak için feza aracının sensörlerinden gelen verileri kullandılar.
Seyir aşaması Voyager görevleri için tehlikeli sonuç bir dönemdi. Feza aracının Güneş’ten gelen ışınım ve feza boşluğu da dahil olmak suretiyle uzayın sıkıntılı koşullarına dayanması gerekiyordu. Feza aracının ek olarak uzun seneler süresince insan müdahalesi olmadan emek harcaması gerekiyordu. Seyir aşamasının başarısı, Voyager feza aracının derin uzayda uzun süreler süresince çalışabildiğini gösterdi.
VII. Jüpiter ile Karşı karşıya gelme
Voyager 1 feza aracı Jüpiter’le 5 Mart 1979’da, Voyager 2 feza aracı ise 9 Temmuz 1979’da karşılaştı. İki feza aracı gezegenin yakınında bir takım uçuş gerçekleştirerek Jüpiter ile alakalı anlayışımızı kökten değiştiren veriler ve sahneler gönderdi.
Voyager feza aracı, Jüpiter’in ortalama 140.000 kilometre (87.000 mil) çapında dev gibi bir gezegen bulunduğunu buldu. Sıklıkla hidrojen ve helyumdan, azca oranda daha ağır elementlerden oluşuyor. Gezegenin kalınca bir atmosferi ve amonyak, su ve öteki bileşiklerden oluşan bir bulut tabakası var.
Voyager feza aracı ek olarak Jüpiter’in kuvvetli bir manyetik alana haiz bulunduğunu buldu, bu da güneş sistemindeki herhangi bir gezegenin en güçlüsü. Manyetik alan, Jüpiter’in kutuplarında görülen auroralardan mesuldür.
Voyager feza aracı ek olarak Jüpiter’in yörüngesinde dönen birkaç uydu keşfetti. En büyük uydu, güneş sistemindeki en büyük uydu olan Ganymede’dir. Öteki uydular içinde Europa, Callisto, Io ve Amalthea bulunur.
Voyager feza aracının Jüpiter ile karşılaşması büyük bir ilmi başarıydı. Feza aracının geri getirmiş olduğu veriler ve sahneler, Jüpiter ve uyduları ile alakalı anlayışımızı kökten değiştirmeye destek oldu. Voyager feza aracı ek olarak Jüpiter ve uydularına yönelik gelecekteki görevler için de yolu açtı.
Satürn ile karşı karşıya gelme
Voyager 1 feza aracı 12 Kasım 1980’de Satürn’le karşılaştı. Feza aracı gezegenin tanıdığından geçerek yüzeyin 124.000 kilometre (77.000 mil) tanıdığından geçti. Voyager 1, uçuş esnasında Satürn ve uydularının görüntülerini aldı ve gezegenin atmosferi ve manyetik alanının ölçümlerini yapmış oldu.
Voyager 2 feza aracı 25 Ağustos 1981’de Satürn’le karşılaştı. Feza aracı gezegenin Voyager 1’den daha yakın bir uçuşunu gerçekleştirmiş oldu ve yüzeyin 64.000 kilometre (40.000 mil) tanıdığından geçti. Uçuş esnasında Voyager 2, Satürn ve uydularının daha da detaylı görüntülerini aldı ve gezegenin atmosferi ve manyetik alanı hakkındaki daha çok standardize yapmış oldu.
Voyager feza aracının Satürn ile karşılaşmaları bilim adamlarına gezegen ve uyduları hakkındaki varlıklı bilgiler sağlamış oldu. Voyager feza aracı tarafınca toplanan veriler bilim adamlarının Satürn’ün oluşumunu ve evrimini ve güneş sistemindeki rolünü daha iyi anlamalarına destek oldu.
IX. Uranüs ile Karşı karşıya gelme
Voyager 2 feza aracı 24 Ocak 1986’da Uranüs’le karşılaştı. Feza aracı gezegenin tanıdığından geçerek yüzeyinden 81.500 kilometre (50.700 mil) geçti. Voyager 2, Uranüs ve uydularının detaylı görüntülerini yakaladı ve gezegenin atmosferi ve manyetik alanının ölçümlerini yapmış oldu.
Uranüs, Güneş Sistemi’nin haricinde bulunan bir gaz devi gezegendir. Güneş’e olan uzaklığı bakımından yedinci gezegendir ve kütle bakımından üçüncü büyük gezegendir. Uranüs, yaklaşık yüzey sıcaklığı -216 santigrat aşama (-357 Fahrenheit aşama) olan soğuk ve karanlık bir gezegendir. Uranüs’ün atmosferi, esas olarak hidrojen ve helyumdan doğar ve metan ve amonyak izleri ihtiva eder.
Voyager 2’nin Uranüs’le karşılaşması büyük bir ilmi başarıydı. Feza aracının gözlemleri gezegenin atmosferi, manyetik alanı ve uyduları hakkındaki kıymetli bilgiler sağlamış oldu. Voyager 2’nin verileri ek olarak bilim adamlarının Güneş Sistemi’nin oluşumunu ve evrimini daha iyi anlamalarına destek oldu.
Sual 1: Voyager feza araçları nedir?
Yanıt 1: Voyager feza araçları, NASA tarafınca 1977 senesinde fırlatılan bir çift insansız feza sondasıdır. Yıldızlararası uzaya giren ilk feza araçlarıdır ve şu anda Dünya’dan en uzaktaki insan yapımı nesnelerdir.
Sual 2: Voyager feza aracının vazife hedefleri nedir?
Yanıt 2: Voyager feza aracı, Güneş Sistemi’nin dış gezegenlerini incelemek şeklinde birincil bir görevle fırlatıldı. Ek olarak Jüpiter ve Satürn’ün halkalarının keşfi ve Jüpiter’in uydusu Europa’nın yüzeyinde geniş bir sıvı su okyanusunun varlığı da dahil olmak suretiyle bir takım mühim keşifte bulundular.
Sual 3: Voyager feza aracının gelecekteki planları nedir?
Yanıt 3: Voyager feza aracı şu anda yıldızlararası uzaya doğru bir görevde. Gelecek yıllarda çalışmaya devam etmeleri planlanıyor ve sonucunda Güneş Sistemi’nden ayrılan ilk insan yapımı nesneler olacaklar.
0 Yorum